It’s Not Too Late, Don’t Lose Hope in Your Homeland (Tr: Henüz Geç Değil, Umudunu Kaybetme Yurdundan.)
As the voices for a 'fully independent Cyprus' continue to grow stronger, the intensity of 'interventions' also increases just as much. If you are fighting the 'right' struggle in Cyprus, it means you are or will be a target of the culture of lynching. These lynchings don’t always come from 'above'; the culture of lynching within our own community can sometimes be overwhelming too. I know, trying to speak up, trying to do something for the future of our Cyprus under constant pressure and criticism is tough, your motivation can break, and sometimes you might feel like leaving and going far away. But if you don't fight, if I don't fight, who will fight for our Cyprus? Let’s say you went abroad, distanced yourself from Cyprus. Will you be able to watch Cyprus slip through our fingers from afar? I probably don’t know you, but I know that anyone who has placed Cyprus in their heart once cannot easily remove it. Loving Cyprus is unlike anything else. Being in love with Cyprus is like falling in love. No matter how difficult or painful the path you walk may be, dreaming of a 'fully independent Cyprus', the dream of reaching it, you can’t give up, you won’t give up.
I know it’s not easy living in the northern part of the island in this geography. Sometimes, you have to fight for the simplest of rights in a place unrecognized by the world. For your freedom of expression, for example. As a Cypriot, you express your opinion about your own country, Cyprus, you are targeted and subjected to attacks. Both in another country and here, in the northern part of the island. Statements like “Cyprus is too important to be left to the Cypriots” appear on some social media accounts. Can you bow down to this mindset that sees Cyprus only as a 'military base', ignores that this island is the home of Cypriots, and even denies 'Cypriot identity'? Can you turn a blind eye to the further entrenchment of division? Can you remain silent in the face of human rights violations here? Can you ignore the assimilation policies in the north of the island? Can you stop yourself from shouting “Cyprus belongs to Cypriots”?
As long as your beautiful heart continues to beat for Cyprus, it's never too late for anything. As long as your beautiful heart continues to beat for Cyprus, there is still hope. With you, our voice is stronger; with you, this struggle is more beautiful. Cyprus needs you, Cyprus needs all of us. Now tell me, are you with us on this path?
(Published in Özgür Gazete on 20 February 2024.)
https://ozgurgazetekibris.com/kose-yazarlarimiz/gencler_yaziyor/134599-henuz-gec-degil-umudunu-kaybetme-yurdundan.html
***
Turkish:
‘Tam
bağımsız Kıbrıs’ sesleri, güçlenmeye devam ettikçe, ‘müdahalelerin’ de şiddeti,
bir o kadar daha artmaya devam ediyor. Kıbrıs’ta ‘doğru’ bir mücadele
veriyorsan eğer, linç kültüründen nasibini alıyorsun ya da alacaksın demektir.
Bu linçler her zaman ‘üstten’ de gelmiyor bu arada, kendi içimizde olan linç
kültürünün de haddi hesabı olmuyor bazen. Biliyorum, sürekli baskı altında,
eleştirilirken konuşmaya çalışmak, Kıbrıs’ımızın geleceği için bir şeyler
yapmaya çalışmak zor, motivasyonun kırılabiliyor, bazen de çekip gitmek
gelebiliyor uzaklara içinden. Peki, sen mücadele vermezsen, ben mücadele
vermezsem, kim mücadele verecek Kıbrıs’ımız için? Yurtdışına gittin diyelim,
Kıbrıs’tan uzaklaştın. İçin el verecek mi Kıbrıs’ın avuçlarımızdan kayıp
gitmesini uzaktan izlemeye? Seni büyük ihtimalle tanımıyorum; ama kalbine bir
kez Kıbrıs’ı yerleştirmiş kimsenin Kıbrıs’ı o kadar kolay söküp atamayacağını
biliyorum. Kıbrıs’ı sevmek başka hiçbir şeye benzemez. Bir aşka tutulmak gibidir
Kıbrıs’a tutulmak. Zor olsa da, acı verse de bazen yürüdüğün yol, o kadar güzeldir
ki ‘tam bağımsız Kıbrıs’ı düşlemek, ona kavuşmanın hayali, ne olursa olsun
vazgeçmezsin, vazgeçemezsin.
Bu
coğrafyada, adanın kuzeyinde yaşamanın hiç kolay olmadığını biliyorum. Dünyanın
tanımadığı bir yerde, en basit bir hakkın için bile mücadele etmek zorunda
kalıyorsun bazen. İfade özgürlüğün için mesela. Bir Kıbrıslı olarak, kendi
ülken, Kıbrıs hakkında fikrini beyan ediyorsun, hedef gösteriliyor ve
saldırılara maruz kalıyorsun. Hem başka bir ülkede hem de burada, adanın
kuzeyinde. “Kıbrıs, Kıbrıslılara bırakılamayacak kadar önemlidir” gibi
söylemler baş gösteriyor bazı sosyal medya hesaplarında. Kıbrıs’ı sadece
‘askeri bir üs’ olarak gören, bu adanın Kıbrıslıların yurdu olduğunu görmezden
gelen, hatta ‘Kıbrıslılığı’ bile inkâr eden bu zihniyete boyun eğebilir misin
sen? Bölünmenin daha da pekiştirilmesine göz yumabilir misin? Susup kalabilir
misin sen buradaki hak ihlalleri karşısında? Adanın kuzeyindeki asimilasyon
politikalarını görmezden gelebilir misin? “Kıbrıs Kıbrıslılarındır,” diye
haykırmadan durabilir misin?
Senin
bu güzel yüreğin Kıbrıs için atmaya devam ettikçe, hiçbir şey için geç değil.
Senin bu güzel yüreğin Kıbrıs için atmaya devam ettikçe, hala umut var. Seninle
sesimiz daha güçlü, seninle bu mücadele daha güzel. Kıbrıs’ın sana, Kıbrıs’ın
hepimize ihtiyacı var. Şimdi söyle bana, bu yolda bizimle misin?
(20 Şubat 2024 tarihinde Özgür Gazete'de yayınlanmıştır.)
Yorumlar
Yorum Gönder